3. köprü inşaatının ardından adından daha da sık sözünü ettirmeye Poyrazköy’ün tam karşısında bulunan Garipçe’den bahsedeceğim biraz sizlere. Sarıyer Rumeli Kavağı yolundan giderken Koç Üniveritesi Kampüsünü geçince 15 dk sonra kendinizi Garipçe’de bulacaksınız. Karadenizin tam dibinde, temiz havanın tavan yaptığı oldukça ufak bir köy Garipçe. Haftasonu gitmeyi tercih ederseniz erkenden yollara düşüp kahvaltıya gidin derim. Erkenden yollara düşün çünkü hem popüler oldu, hem de otopark alanı oldukça kısıtlı. Ben en son 2010 yılında gitmiştim, çok fazla değişiklik var diyemem, sadece restaurant ve organik ya da taze yiyecek satan tezgahların sayısı fazlalaşmıs. Bu aralar bu organik ya da taze yiyecek yemek en moda biliyorsunuz. Herkeste bir organik yeme çabası, Türkiye’nin ucra köşelerinden otlar getirtmeler, her yemeğinde salatasının sosuna kadar organik olsun diye ısrar eden çok fazla kişi var.
Amma söylendin ne
satıyor bu tezaglar diyorsanız tarhana, salça, turşu, mısır ekmeği, nohut, kuru
fasulye,bakla vb bakliyatlar, bal, ev
yapımı reçel gibi birçok şey var tezgahlarda. İlgilenenlerin tüm yıllık alişverişini yapacak kadar çok
diyebilirim. Organik olmasalarda bizim marketlerden aldıklarımızdan daha
tazedirler düşüncesindeyim.
Restaurant’lara
gelince ben bir Aydın Restaurant’ı biliyorken bu sefer köşedeki turşu satan
teyzenin önerisi ile Qarip Restaurant’a gittik. Oldukça memnun kaldık. Yemekler
çok lezettli idi. Balıklar Karadenizin dibinde olmamızdan dolayı son derece
taze idiler. Önce tavsiye üzerine balık çorbası içtik, ardından ızgara
sarıkanat yedik, ortaya salata ve mısır ekmeği, üzerine de o kadar yol
gelmişken tahinli kabak tatlısının da tadına baktık. Kabak tatlısı sevmeyen
beni bile yedirdi diyebilirim. Minik kızımızın da balık çorbası ile birlikte
toplam hesap alkolsuz kola ve su dahil 135 TL. Avrupa ve Anadolu yakasındaki
balıkçılardan ucuz ama bir köye göre yüksek diyebilirsiniz. Haklısınız da ama
herşey gerçekten taze. Hele mısır ekmeği şahane. Yolunuz kışın düşerse mutlaka yukarda
oturun,hem manzara şahane hem de sıcacık sobanın üzerinde çıtırdayan kestaneler
ikram.
Ahh o hava, şehirde
yaşayan her bireyin hasret kaldığı en önemli şey sanırım. İşte Garipçe bunun
için kral bir yer. Mis gibi Karadeniz havasını içinize doya doya çekin. Yetmez
arabanıza binmeden bir daha çekin. Evinize döndüğünüzde bolca ihtiyacınız
olacak.
Mekanın web sitesi: http://qarip.com.tr
Herkese sağlıklı
bol gezmeli bir hafta sonu dileklerimle.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder