MiniaTürk - Minyatür Türkiye Parkı

Aslında planım bu yazıyı 23 Nisan'dan önce bloguma eklemekti ama fırsat bulamadım. Yine de Miniatürk'ü önermek için geç kalmış sayılmam. Her zaman gidilip görülmeye değer bence. Özellikle çocuklarınızla gitmenizi tavsiye ederim. Tüm Türkiye'den önemli tarihi dokuların, binaların ve kalıntların minyatürlerini açık havada gezmek oldukça keyifli. Bahar da geldi tam vakti Miniatürk'ün. 

Yurtdışında bu tarz parklar, sergiler inanılmaz ilgi görüyor, ne olur Istanbul'da hatta tüm Türkiye'de de gerekli ilgiyi görebilmesi adına öncelikle biz sahip çıkalım tarihimize & değerlerimize. Her geçen gün tarihimizden biraz daha yitiriyoruz sanki, bu gidişle bir sonraki nesillere gerçekten sadece minyatürleri kalacak.

Yarın 1 Mayıs ve resmi tatil, belki güzel bir program önerisi olabilir sizler için?

Tam bilet ücreti: 5 TL

Öğrenci: 3 TL

Turist: 10 TL

Babbo Pizza & Bar

Bağdat Caddesinde sevimli ve sıcacık bir italyan...

Dün akşam tam da nereye gidelim diye düşünürken geçenlerde Göztepe'den Fenerbahçe'ye giderken gözümüze çarpan Babbo adlı mekanı denemeye karar verdik. Oldukça sevimli, ufak ama içinde aradığınız herşeyi barındıran bir mekan. Kendinizi evinizin salonunda gibi hissediyorsunuz, renkler ve ahşabın sıcaklığı mekana yansımış. İçerdeki masaları dışardakilere oranla daha geniş o nedenle 4 kişinin üzerinde grup olarak gitmeye karar verirseniz içerde rezervasyon yapmanızı tavsiye ederim. Hatta doğümgünü ya da ufak kutlamalar için de ideal. Pizzası bizden tam not aldı, incecik hamuru ile tam bir italyan pizzası, pizza malzemelerin hepsinin tadını ayrı ayrı alabiliyorsunuz. Daha önce blogumda Olivias ve Vapiano'yu önermiştim, oraları gidip deneyip pizzalarını seven mutlaka Babbo'da da özellikle pizzanın tadına bakmalı. Başlangıç olarak ikram ettikleri ekmekler ve zeytinyağda açlığınızı bastırmak için ideal.

Mekana bir öneri belki sarap menülerini biraz geliştirebilirler. Şuan için sadece Leona & Terra marka sarap satışı var. El yapımı makarna ve salatalarını da en kısa zamanda deneyeceğim. 

Hiç yemek almadan sadece atıştırmalıklarla barda takılmanız da mümkün. Barın tam arkasında bulunan kocaman tahtada kokteyl önerileri sunuyorlar. Müzik de oldukça tarz, en kısa zamanda bu sevimli mekanı ziyaret etmenizi öneririm.

Buarada fiyatlar da çok uygun. 

Adres: Göztepe Mah, Bağdat Caddesi 204, 34726 İstanbul

0216-411-0408

Starbucks "Benim Hikayem"

Starbucks lezzetli kahvelerin tüketildiği, müthiş fikirlerin, keyifli hatıraların ve sıkı dostlukların da aynı hızla üretildiği bir yer... Her sabah işe giderken alınan sabah kahvesi, stresli bir günün ortasında sohbet edip keyiflenmek için yapılan kaçamak, öğle yemeği sonrası verilen tatlı bir mola...

Herkesin kahve hikayesi farklı. Peki ya sizinki hangisi.

Gelen bu mailden yola çıkarak bende kendi hikayemi Starbucks'la paylaştım, şimdi de sizinle paylaşmak istiyorum.

Benim hikayem:

Bugün Pazartesi! Eminim ki iş hayatında olup da Pazartesileri seviyorum diyen insanların sayısı %5’i geçmez. Pazartesi sendromunu üzerinizden atmanın en iyi yollarından biri güne güzel bir kahve ile başlamak. Evden erken çıkabildiğim sabahlarda olduğu gibi Starbucks’dan kahve kapmış  posta kutumdaki mailleri tek tek okurken gelen bir mail ile neredeyse yerimden fırladım. Mailin başlığı “Starbucks Türkiye 10 Yaşında”.  Ne kadar çok zaman geçmiş açılalı. Aslında hep hayatımızdaymış gibi kabbulenmiş olsamda 10 sene denildiğinde de Vay bee dedim içimden.

Starbucks’la ilk tanışmam Bağdat Caddesi Erenköy şubesi sayesinde oldu, aslında ne yalan biraz da tepkili oldu. Yıllardır evimin önünde olan Kristal Büfe kapandı ve yerine bir kahveci açılacağı haberi geldi. Benim için ilk aşamada bir isyandı o kadar üzüldüm ki sanki  o büfenin kapanmasıyla bütün çocukluk anılarım siliniyordu, meğer hayatımda yeni bir sayfa açılıyormuş kim bilebilirdi ki. Yani starbucks’la tanışalı ve daimi bir müşteri olalı tam da 10 yıl olmuş.

İyki de açılmış, şimdi en keyifli sohbetleri arkadaşlarla,ailemle ve sevgilimle Starbucks’da yapıyorum. Yağsız süte Caffe Latte benim vazgeçilmezim, canım arada kaçamak yapmak isterse de yanında kepekli havuçlu kek şahane bir uyum sağlıyor, hele de kahvenin üzerine döktüğüm o tarçının enfes kokusu etrafa yayıldığında. Ben gerçekten bu lezzeti seviyorum Yazları ise Caffe Frappacino neredeyse her akşam sahilde yapılan yürüyüşler sonrası tatlı bir mola bizim için.

Tüm şubelerinde aynı lezzeti, güveni ve huzuru yakalayabildikleri ve yaşatabildikleri için için Starbucks ailesine ve çalışanlarına teşekkürler...

Kebapçı İskender

İskender İskenderoğlu & Evlatları 3. ve 4. Kuşak

Iskender Kebabın kralı Bursa'da yenir. Hala da Istanbul'da on numara yapan yer keşfedemedim bilen varsa söylesin. Ya etin gramajı az, ya ekmekler çıtır çıtır değil.  Hal böyle olunca iyisimi diyor insan İskender Kebap yiyeceğime sade döner ya da pilav üstü yiyeyim bari. Bak onu çok iyi yapan bir yer biliyorum. Sade döner konusunda Çiftehavuzlarda bulunan Flamingo'nun üzerine yok diyebilirim. 1 porsiyon dönerle baya doyarak kalkıyorsunuz sofradan, tabağınız ve garnitürleri de dolu dolu olduğu için hem gözünüze hem de midenize hitap ediyor. Hatta içiniz de cız etmeden kalkıyorsunuz sofradan hesaptan dolayı.

Geçen hafta tam da evimizin köşe sokağında bulunan Kebapçı İskender'e gittik.
Öylesine aç ve hevesliydik ki hemen siparişimizi verdik. Şöyle yanına yoğurt ve közde patlıcanımızı da söyledik, şıralarımız da yanında hazır ve nazır, beklemeye başladık.

Sonunda iskenderlerimiz geldi, geldi gelmesine ama inanın o aradığımız lezzet de değildi, üzerine eti gerçekten tartarak koymuşlar, hatta milim milim kesmiş bile olabilir usta başı. Tatmin olduk mu hayır. Birde gelen hesap tam da tuz biber oldu bu sıkıntılı duruma. Sanırım İskender konusunda tavsiyelerinize ihtiyacım var. Kebapçı İskender Erenköy şubesinin ilk açıldığı yıllardaki özene geri dönmesini diliyorum.

O kadar çok İskender dedim ki yazarken bile canım çekti, en kısa zamanda mekan önerilerinizi bekliyorum. Aklımda İskender'i iyi kalan iki mekan Niyazibey &  Uludağ Kebapçısı, siz nedersiniz?

Kebapçı İskender Adres:
Bağdat Caddesi, Çınardibi Uğurlu pt. 375/1 (Cafe caddenin yan sokağı)

Galatalı Balık

Hava mis!, tam bahar gelmiş; montlar çıkmış, T-shirtler, kısa kollu gömlekler giyilmiş, herkes kendini sokakalara atmış güzel havanın tadını çıkartmak derdinde. Eskiden ne çok kişi arabayla çıkıyor cadde adım adım trafikten derdik ama inanın bana Pazar günü yaya trafiği arabalardan beterdi. İlk defa 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kadar kalabalık vardı neredeyse. Caddeye parallel ara sokaklardan yürümekte bulduk çareyi. Göztepe’den Suadiye’ye normalde 20-25 dk’da yürüdüğümüz yere varmamız yaklaşık 1 saatimizi aldı.

Plaj yolu sokakda Suadiye Park A Blok’unun 3. katında yer alan Galatalı’ya attık kendimizi. Baharda Pazar günü için ideal bir program. Söyledik rakılarımızı, biralarımızı mezelerimiz sofrada, karşımızda 4 Prens adasının manzarası,deymeyin keyfimize. Yaklaşık 1 – 1,5 ay  yağmur yağmadığı sürece en keyif aldığım şey Pazar günleri güne sıkı bir kahvaltı ile başlayıp sonrasında 4-5 civarı öğlenle akşam yemeğini birleştirmek, birde hava güzel olunca bu aktviteden aldığım keyif ikiye katlanıyor.

Mekana girdiğinizde basamaklardan yukarı çıkar çıkmaz karşınıza bir meze dolabı çıkıyor, başlangıç ve ara sıcak siparişlerinizi o dolaptan seçerek iletebiliyorsunuz, hemen yanı başında da balıklar sergi halinde mideye inmeyi bekliyorlar. Oradan da tartı üsülü ile tazeliğinden emin, mevsimine göre şefin de tavsiyesi ile balığınızı seçiyorsunuz. İşlem burada tamamlanıyor sonrasında masanıza geçip sipariş ettiklerinizin tadına bakmak kalıyor geriye. İçi ege otları ile doldurulmuş somonlu lagos, fıstıklı girit mezesi ve partlıcan salatası en lezzetli mezelerdi dün yediklerimiz arasında. Izgara ahtapot ve kalamardaki baskın sarmısak tadı nedeniyle pek memnun kalmadık, ahtapot fazla haşlanmış ve yumuşaktı. Lorlu patlıcanın ise yağı çekmişti. Ege otlarını çok seviyorsanız mevsim ya da ince kıyım roka salatası yerine karışık ot tabağı salatasını tercih edebilirsiniz.

Dünkü ziyaretimizden yemekler adına pek memnun kaldığımız söylenemez ama ilk defa bu şansızlığı yaşadığımız için genele yaymak istemiyorum. Tekrar bir gittiğimde yine aynı şeyle karşılaşır isem mutlaka yazımı güncelleyeceğim.  Birçok yerli, yabancı misafir götürüp herkesin lezzetlere de manzaraya da hayran kaldığı mekanda dün gerçekten bir şansızlık olduğuna inanmak istiyorum. Galatalı Balık'ın Anadolu yakasında balık üzerine tercih edilebilir bir mekan olduğu düşüncem hala değişmedi.

Buarada zeytinyağın tadına bakmayı unutmayın. Oldukça lezzetli.

Herkese iyi haftalar...